1799’da Köln’de üretilen ilk kolonyanın markası 4711’dir ve halen üretimi devam etmektedir.
Hayatın içinde kendine iyi bir yer edinmiş olan kolonya, pandemi ile bu yerini sağlamlaştırmıştır. Dezenfektan özelliğinin yanı sıra, güzel kokusu ve ferahlatıcı özellikleri sayesinde, geniş kitlelere ulaşmayı başarmış bu ürünün, tarihi hakkında en yaygın bilgi Macaristan’dan başlar.
Kraliçe Elizabeth için Macaristan’da bir keşiş tarafından 14 yüzyılda ilk defa üretilen kolonya, 17 yüzyılda, İtalyan parfümcü Giovanni Paolo Feminis tarafından formülün öğrenilmesi sonucu ticari üretime kazandırılmıştır. İtalyan parfümcü, limon ve portakal esansları kullanarak kolonyanın bugünkü haline gelmesini sağlamıştır.
Önce Eau Admirable" (Hayranlık verici su), daha sonra da "Eau de Cologne" (Köln suyu, Almanca “Kölnisch Wasser”) olarak pazarlanmaya başlandı. Antiseptik özelliği sayesinde tıbbi olarak kullanılması da kolonyanın değerini oldukça arttırmıştır ve Avrupa da hızla yayılmasını sağlamıştır.
II. Abdülhamid devrinin ilk yıllarında kolonyanın Osmanlı topraklarına ithal edilmeye başlaması, 1882’de ise yerli üretime geçilmesi ile birlikte, kolonya bizim kültürümüzde de kendine yer edinmeye başlamıştır. Bu tarihe kadar misafirlere ikram edilen gül suyu kısa sürede yerini kolonyaya bırakmıştır. Günümüze gelindiğinde ise kolonyalar, farklı esanslar, farklı alkol oranları, silindir kolonya kutuları ve şık şişe tasarımları ile evimizin vazgeçilmezleri durumundalar.
İlk tasarım kolonya kutusu ve şişeleri, yerlerini silindir kolonya kutularına ve kristal şişelere bıraktı. Ambalajların değişmesi kolonyaya görsellik açısından değer katarken, kolonyanın tercih edilmesine sebep olan, güzel koku, ferahlatıcı özelliği ve antiseptik özelliği halen devam etmektedir.
silindir kolonya kutusu - limon kolonyası - tütün kolonyası - silindir kutu